Sigorta sektöründe faaliyet gösterenlerin önünde iki ayrı seçenek bulunuyor. Sigorta acentesi açmak veya bir acente veya brokerin sigorta şubeliğini yapmak.
Konuyu maliyet, rekabet, sorumluluk ve kazanç açılarından ele alacağız.
Her iki alternatifte de yönetmelikte belirlenen fiziksel şartlara uygun bir ofis ve segem sertifikası, uygun mezuniyet ve yeterli deneyiminiz olması gerekiyor. Diğer konuları karşılaştırırsak…
Maliyet:
Sigorta Acenteliği: Öncelikle bir şahıs, limited veya anonim şirket kurmanız gerekiyor. Şirket kuruluş maliyeti kabaca 3-5 bin TL civarında olacaktır. Sonrasında 2022 yılı için 30.000 TL levha kayıt ücretini bağlı olduğunuz ticaret odasına ödeyeceksiniz. Cebinizden 35 bin TL çıkmasına rağmen henüz ortada birşey yok. Sigorta şirketleriyle görüşüp yetki almanız gerekir ki bundan dolayı da ya nakit teminat veya banka mektubu teminatı vermeniz gerekecek.
Sigorta Şubeliği: Şubesi olacağınız acente veya brokerin bulunduğu ilde yapılacak işlemlerle ilgili 1500-2000 TL civarında bir masrafınız olur. Bununla birlikte şubenizin olduğu yerdeki ticaret odasında da 5.000 ila 8.000 TL arasında bir masraf ödersiniz. Kabaca toplamda en fazla 10.000 TL civarında bir maliyetiniz olur. Hepsi bu kadar. Bunun sonucunda iş ortağınızın sahip olduğu şirket sistemleriyle çalışabilirsiniz.
Rekabet:
Acentelikte yetkilisi olduğunuz şirketlerden üretim yapmaya mecbursunuz. Buna rağmen daha uygun veya alternatif arayışında olan müşterileriniz için yetkilisi olmadığınız şirketlerden fiyat almak için iş paylaşımı yoluyla diğer acentelerden teklif talep etmeniz gerekir. Rekabet edebilmek, müşteri kaçırmamak için bu bir ihtiyaç. Sırası gelince kendi aracınızın sigortasını belki yetkilisi olduğunuz şirketten hazırlayamayabilirsiniz.
Sigorta şubeliğinde ise, elinizde oldukça fazla bir alternatif olacağından çoğunlukla başka bir acente veya sigorta şirketine ihtiyacınız olmayacaktır.
Sorumluluk:
En başta sigortacılık ciddi bir iştir. Yaptığınız işlemlerde acente de olsanız şube de olsanız işinizden siz sorumlusunuz. Hazırladığınız teklif ve poliçelerin doğruluğu ve devamındaki süreçleri mevzuat hükümleri çerçevesinde takip etmekle yükümlüsünüz. Diğer taraftan vergi sorumluluğu açısından bakıldığında acente olduğunuzda kazancınızın gelir, kurumlar veya diğer vergilerden sorumlusunuz. Şube olduğunuzda ise iş ortağı olduğunuz acente veya brokerin çalışma koşullarına göre vergi yükümlülüğünden kurtulabilirsiniz. Bu nedenle vergi veya gelir gider hesabını takip etmek için bir mali müşavirle çalışma masrafınız da olmayacaktır. Çünkü tüm bu muhasebe altyapısını size iş ortağınız sunmuş olacaktır.
Kazanç:
Acente mi şube mi yol ayrımında olanlar için akla ilk gelen konu acentelikte komisyonun tamamının alınacağı, ancak şube olunca komisyonun daha düşük olacağı, dolayısıyla acenteliğin mantıklı olduğu düşüncesi yer alır.
Bu konuyu irdelenmeli… Acente mevcut üretiminin tamamını kendi yetkilisi olduğu şirketten yaptığında bu üretimin tamamından %100 komisyon alacaktır. Bunun sonrasında vergi sorumluluklarıyla ilgili kesintiler/ödemelerden sonra aslında cebinize giren tutar belki %70-75 civarlarında kalacaktır. Unutmayalım bunu üretimin tamamının yetkilisi olduğunuz şirketten yapmanız ve hiçbir müşteride iş paylaşımı yoluyla diğer acentelerden poliçe kestirmediğinizi varsaydık. Halbuki rekabet koşullarında ve bugünkü şartlarda aylık toplu bir üretiminizin tamamının sadece bir şirketten yapılması neredeyse imkansız.
Diğer ayrıntılar için aşağıdaki formu doldurmanız yeterli.